şerefsizim ama suçsuzum...

18 Ekim 2011 Salı

esir takası

bugün israilli asker ile filistinli tutukluların takası vardı.israil borazanı olan gazetelerimizin hepsinde israilli esir askerin resmi yer alırken,genelde yazılar,manşetler,ağıtlar onun üzerine yazılıydı.filistinlilerin içinde yer alan tutukluların bazılarının türkiye'ye gönderilecek olması bir kısım gazete ve gazete okuyucularının zoruna gitmiş.neymiş efendim "ne işleri varmış o militanların bizim ülkemizde?" .neredeyse terörist gözü ile bakılan bu filistinlilerin aslında ülkelerini işgalci israil'den korumaktan başka yaptıkları hiç bir şey yoktu.bu mantıkla bakan medyamıza (!)sorayım, kurtuluş savaşında ülkesini savunmak için savaşan kuva-i milliyecilerimizin hepsi militan/terörist mü oluyor?

30 Haziran 2011 Perşembe

yardım gemisinde sabotaj şüphesi

Gazze filosu organizatörleri, Pire’de demirli Yunan ve İsveç gemilerine sabotajların ardından Yunanistan’ın devreye girmesini istedi. Haaretz, aktivistlerin, Yunan polisi ve liman yetkililerinin güvenliği sağlamasını ve sabotajları soruşturmasını talep ettiğini yazdı. Organizatör Manolis Plionis, iki geminin pervanelerinin ‘düşman dalgıçlarca’ parçalandığını ve motorlara giden kablolara, gemilerin demir alınca patlamasına yol açacak düzeyde zarar verildiğini aktardı: “Bizi alıkoyamayacaklar, filo iptal edilmeyecek. Sadece birkaç gün gecikebiliriz.” Avrupa Gazze’ye Ablukaya Son kampanyası başkanı Arafat Madi de, “Sabotaj, gemilerin patlamasına ve çok sayıda insanın ölmesine yol açabilirdi” dedi. Aktivistler, ellerindeki bulguların sabotajlarda İsrail’in parmağı olabileceğini gösterdiğini zira bunun en çok İsrail’in işine yarayacağına ve İsrail komandolarının geçmişte de sabotajla suçlandığına dikkat çekti.


‘Yola çıkış haftasonuna sarkacak’


Sabotajların sorumlusu oldukları iddiasını ‘temelsiz’ olarak niteleyen İsrailli yetkililerse teknik ve bürokratik gecikmeler nedeniyle filonun yola çıkışının hafta sonuna sarkacağına inanıyor. Dışişleri kaynakları, gecikmeden çok memnun olduklarını belirtip Yunanistan’daki grev nedeniyle filonun en az 2 gün daha bekleyeceğini belirtti. Genelkurmay Başkanı Benny Gantz ise Gazze’deki durumun aktivistlerin iddia ettiği kadar kötü olmadığını savunup “Gazzeliler’in temel ihtiyaç maddeleri konusunda eksikleri yok, Arap dünyasından televizyon, plazma ithal ediyor, tarım ürünlerini ihraç ediyorlar. Aktivistlerin Gazzeliler’e insani yardımla ilgileri yok, İsrail’in meşruluğunu yok etme peşindeler” suçlaması yaptı. Savunma Bakanı Ehud Barak da filoyu ‘provokasyon’ olarak niteleyip “Aktivistler insani acılarla bu kadar ilgililerse, İsrailli esir asker Gilad Şalit’in bırakılması ya da en azından ziyaret edilebilmesi için çalışmalı” dedi. Telekomünikasyon Bakanı Yuli Edelstein ise gazetecilere uyarı geldi: “Bir katılımcı, askerlere zarar vermek için kendisini havaya uçurur ve gazeteciler ölürse bu iyi olmaz.”


Kanadalı aktivistler: Yeni bir insanlık sınavı veriliyor


Üç bin ton yardım malzemesi ile farklı limanlardan yola çıkacak 2 yük ve 9 yolcu gemisinden oluşan filonun Kanada’ya ait gemisi, Müslüman, Hristiyan, Yahudi ve Budist aktivistleri bir araya getirdi. Mısır devriminin merkezinden ilhamla ‘Tahrir’ adı verilen gemiden David Heap “Filistinlilere yardım etme inancı bizi buluşturdu. Yeniden bir insanlık sınavı veriliyor” dedi. Gemiyle, parkinson, kalp, şeker ve tansiyon hastaları için de hayati önemdeki ilaçlar götürülüyor. Üye Stephan Carriven “Gazzeli doktorların listesini esas aldık. İlaçlar ulaşınca birçok kadın, çocuk ve yaşlının tedavisi başlayacak. İlaçların son kullanma tarihi de 2014 yani bu konudaki iddialar yalan” derken, sabotajlar sonrası her gün kesintisiz nöbete başladıklarını aktardı.

İRLANDA GEMİSİNDE DE SABOTAJ ŞÜPHESİ

Gazze Şeridi'ne yönelik İsrail ablukasını denizden delmeyi amaçlayan Özgürlük Filosu'na katılacak bir geminin daha sabote edildiği açıklandı.Organizatörler, Pire limanında demirli bulunan İrlanda gemisi MV Saoirse'nin motorunu hedef alan sabotajdan İsrail ajanlarını sorumlu tuttu. İrlandalı aktivistler, yaptıkları yazılı açıklamada, motorun büyük hasar aldığını ve yola çıkmadan önce fark edilmemiş olması durumunda yolcuların hayatlarının tehlikede olacağını vurguladı.


Organizatörler, bu akşam İrlanda'daki İsrail Büyükelçiliği önünde gösteri düzenlenmesi çağrısı yaparak, "İsrail Büyükelçiliği'nin kapatacağız." dedi.


Pire limanında bekleyen Özgürlük Filosu gemilerinden Juliano'nun uskuru da geçtiğimiz günlerde dalgıçlar tarafından tahrip edilmişti.

14 Haziran 2011 Salı

GAZA,GAZZE





2.özgürlük filosuna iskoçya'an katılacak free gaza scotland ekibi yola çıktı. http://t.co7goyLOM

14 Temmuz 2010 Çarşamba

hanen zubi ye ceza...

İsrail parlamentosu, 31 Mayısta 9 Türk'ün öldüğü gemi baskını sırasında "Mavi Marmara"nın yolcuları arasında bulunan Arap kökenli milletvekili Hanen Zubi'nin bazı haklarını kaldırdı.

Parlamento genel kurulunda dün gece yapılan oylamada, Zubi'nin diplomatik pasaportu ile milletvekillerinin bazı harcamalarının Parlamento tarafından ödenmesini öngören yasal hakları iptal edildi.

Bu konudaki önerinin 16'ya karşı 34 oyla kabul edildiği genel kurulda, Arap ve Yahudi milletvekilleri arasında gergin anlar yaşandı. Arap milletvekilleri diğer üyelere "faşistler" diye bağırırken, Kadima partisinden Yoel Hasson, Zubi'ye hitaben, "Pek yakında eski milletvekili olacaksın" diye seslendi.

Zubi, bu tavrın İsrail'de demokrasi olmadığını gösterdiğini belirterek, "Ben Balad'lı bir milletvekiliyim. İşgale de ablukaya da karşıyım. Ben sadece kendi halkımın görüşlerini değil, diğer Arap milletvekillerini de temsil ediyorum, evrensel bir konsensüsü de temsil ediyorum" dedi.

Diğer milletvekillerini "öç alma duygusuyla kendisini cezalandırmak" ile suçlayan Zubi, bu insanların böylece demokrasiyi ve Araplarla İsraillilerin ortak yaşama ortamını da tehdit ettiklerini anlattı.

Zubi, parlamentonun kararına karşı hukuk yollarına ve uluslararası örgütlere başvuracağını belirtti. (Anadolu Ajansı) 14.07.2010 11:40 [2148941

12 Temmuz 2010 Pazartesi

Almanya İHH nın faaliyetlerini yasakladı

Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, Hamas örgütü adına bağış topladığı gerekçesiyle, merkezi Frankfurt kentinde bulunan "Uluslararası İnsani Yardım Teşkilatı" (IHH) adlı Türk kuruluşunun faaliyetlerini yasakladı.

Maiziere, yaptığı yazılı açıklamada, "Hamas gibi bir terör örgütüne yardımcı olduğu" için IHH’nın özellikle Hamburg, Hessen ve Kuzey Ren Vestfalya eyaletlerindeki faaliyetlerinin bu sabahtan itibaren yasaklandığını bildirdi.

IHH’nın uzun zamandan beri Gazze Şeridi’nde Hamas adına faaliyet gösteren "sözde" sosyal yardım derneklerini maddi açıdan geniş çaplı desteklediğini kaydeden Maiziere, "Hamas, İsrail ve Yahudi vatandaşlarına karşı şiddet uyguluyor ve böylece İsrail ile Filistin halklarının barışçıl bir şekilde anlaşmasını olumsuz yönde etkiliyor. Kuruluş gerekçelerinde bile İsrail’in mevcudiyet hakkını tanımıyor, siyasi ve dini hedeflerine ulaşmak için de şiddeti teşvik ediyor.

Hamas, agresif ve mücadeleci bir şekilde İsrail devletinin bireylerine ve kuruluşlarına karşı, gerektiği takdirde terörist unsurlara da başvurarak zarar vermeye ve şiddeti körüklemeye çalışıyor" şeklinde görüş belirtti.

Maiziere, "IHH’nın sağladığı maddi destekle Hamas’ın terör eylemlerini finanse ettiğini" savundu. "IHH’nin böylece bölgedeki şiddetin körüklenmesine neden olduğu için hakkında yasaklama kararı aldığını" bildiren Maiziere, "Alman topraklarından doğrudan ya da dolaylı yoldan İsrail devletinin mevcudiyet hakkına karşı faaliyet gösteren örgütler, ülkedeki örgütlenme özgürlüğünü ihlal etmiş olurlar. Bu nedenle IHH’yi bugün itibarıyla yasakladım" şeklinde ifade kullandı.

Almanya Anayasayı Koruma Teşkilatının bir süre önce yayımladığı raporda ilk kez IHH’den söz edilmiş ve derneğin özellikle Filistinliler ve Gazze için düzenlediği yardım kampanyalarına işaret edilmişti.

25 Haziran 2010 Cuma

9 Türk'ün otopsi raporu şok etti




İSRAİL’İN Gazze’ye yardım götüren gemilere yaptığı kanlı baskında hayatını kaybeden 9 kişinin infaz edilircesine öldürüldüğü ortaya çıktı. Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopsilerde, yardım gönüllülerinin ölümcül yaralar aldıktan sonra bile kurşunlanmaya devam ettiği belirlendi. Otopsi raporuna göre saldırıda ölen 9 Türk, 31 kurşun ile vuruldu. İşte otopsi raporundan ayrıntılar:

- Ali Haydar Bengi: Vücudunda 7 kurşun tespit edildi. İsrail askerleri iki kez öldürücü ateş ettikten sonra 5 kez daha vurarak katliam yaptı.

- Furkan Doğan: En acımasız şekilde öldürülen Furkan’ın vücuduna 5 kurşun isabet etti. İki kurşun kafasına, bir kurşun sırtına, iki kurşun da ayaklarına isabet etti. Üç mermi birkaç metre uzaktan ateşlendi.

- Fahri Yaldız: 5 kurşunla öldürüldü. İç kanama ve organları delindi

- Cengiz Akyüz: 4 kurşunun ikisi kafasına isabet etti.

- İbrahim Bilgin: 3 öldürücü noktadan kurşun yedi. Vücudundan saçma parçaları da çıktı.

- Necdet Yıldırım: 2 öldürücü kurşuna hedef oldu. Kaburgaları kırıldı ve organları delindi.

- Çetin Topçuoğlu: Vücuduna 3 mermi isabet etti. Bir metre mesafeden ateş edildi. Vücudundan tanımlanamayan cisimler çıktı.

- Cevdet Kılıçlar: Nişan alınarak tam iki kaşının ortasından vuruldu.

- Cengiz Songür: Sırtından tek kurşunla vurularak öldürüldü.

İsrail askerleri Türk gemicinin kredi kartıyla alışveriş yapmışlar!






Mersin'in Tarsus İlçesi'nde oturan ve 2 Haziran'da uçakla Türkiye'ye dönen Hakan Köse, 3 Haziran'da da Adli Tıp Kurumu'nda sağlık kontrolünden geçirildiğini söyledi.



İsrail ordusunun gemiye düzenlediği operasyonda tüm değerli eşyalarının alındığını söyleyen Köse, “Bizim orda bütün kişisel eşyalarımıza el koyup, cezaevine koydular. Orada bir gün kaldık ve 2 Haziran'da Türkiye'ye döndük. Türkiye'ye döndükten sonra kredi kartlarımı iptal etmeye çalıştım. Bana dediler ki ‘Bir alışveriş yapılmış 3 Haziran'da. Kredi kartınızı şu anda iptal edemiyoruz, daha sonra iptal edeceğiz’ dediler. Ve bana doküman geldiğinde ‘Castro men’ diye bir ürünün Kudüs'te 62 dolara alındığını gördüm” dedi.
Eşyalarına İsrailli askerlerin el koyduğunu, kendisinin de 3 Haziran'da Türkiye'de olduğunu ifade eden Köse, İsrail hükümeti hakkında tazminat davası açacağını söyledi.