şerefsizim ama suçsuzum...

16 Mart 2009 Pazartesi

HABER 7 DEN ALINTIDIR...

Dünyada ağırlığı olan her ülke, önem verdiği ülkelerin kamuoylarının nabzını periyodik olarak tutar ve nabız yoklar. Bu tür araştırmalar açıklanmaz, sadece ilgili mahfillerde değerlendirilir.
İsrail’in Gazze vahşetini sürdürürken dünyanın tepkisini kontrol açısından çeşitli ülkelerde kamuoyu araştırmaları yaptırmamış olması ve bombardıman sürecinin nasıl algılandığını sorgulamamış olması düşünülemez. Tabi ki onlardan ne tür sonuçlar çıktı bilmiyoruz.
Geçen hafta Türkiye gündeminde ses getiren haberlerden biri de, Londra'nın Walthamstow bölgesindeki Kelmscott ortaöğrenim okulu 10'uncu sınıf öğrencisi Barış Can Kuş’un, sınıf arkadaşlarıyla sohbet ederken, Türk askerlerinin Gazze'ye giderek, Filistinli çocukları kurtaracağını söylemesi ve bu konuşmaya tanık olan Yahudi asıllı öğretmenin kendisini disipline vererek cezalandırması oldu.
Bu örnek gösteriyor ki, Yahudilerin en büyük endişesi, Türkiye’nin olan bitene kayıtsız kalmayarak her an bir adım atma endişesiymiş. Gelelim İsrail’in neden bu kadar endişelenmiş olabileceğine…
Barış Can Kuş, Türk askeri Gazze’ye gidecek ve Filistinli çocukları kurtaracak sözlerini sarf etmeden birkaç gün önce, GENAR tarafından Türkiye genelinde 9-19 Ocak 2009 tarihleri arasında 14 ilde 1903 kişiyle yüz yüze görüşülerek bir anket yapıldı. Araştırma bulguları 14 yaşındaki Barış Can Kuş’u doğrular mahiyette çıktı. Araştırma sonuçlarına göre, Başbakan Erdoğan’ın İsrail’in Gazze saldırılarına karşı söylemlerini destekleyenlerin oranı %71.9 olarak görünüyordu.
Fakat asıl önemli olan, Gazze saldırılarından sonra Türkiye’nin yapması gerekenlerle ilgili olarak katılımcıların verdiği cevaplar arasında, Gazze’ye Barış gücü olarak Mehmetçik gönderilmelidir diyenlerin oranının %59, gönüllü olarak Gazze’ye gitmek isteyen kişilere imkân verilmelidir diyenlerin %59.4 olmasıdır.
Şimdi sıkı durun; Gönüllü olarak Gazze’ye gidilmelidir diyen kitleye kendilerinin Gazze’ye gitmek isteyip istemedikleri sorulduğunda %63,2’sinin Gazze’ye gönüllü olarak gitmek istediği görülmüştür.
71 Milyonluk ülkenin yüzde 63’ünün “ben gidiyorum Gazze’ye’ demesi, İsrail’in nüfusunun 6 katına denk gelir. Bilmem anlatabildim mi?
Türkiye’nin dört bir yanında meydanları inleten ve vahşete karşı öfkesi kabaran Türk halkının hissiyatını İsrail’in doğru okumaması ve çeşitli kamuoyu yoklamaları ile bunu öğrenmemiş olması düşünülemez. İsrail bu gerçeği gördü. Bize göre, Türk halkının tepkisi bu vahşetin durdurulmasında en büyük etken oldu. Kamuoyu araştırmalarına itibar eden ve sık sık araştırma yapan Başbakan Erdoğan’da kamuoyunun kendisine verdiği desteği algıladı ve daha cesur davrandı.
Üstelik, bir avuç Filistinli’den çekinen İsrail, onların nüfusunu uzun vadede daha da azaltmak için Gazze’de kısırlığa neden olan fosfor ve Duna bombaları kullanmaktan çekinmedi. Filistinli’ye bunu yapan Türkiye’yi daha fazla tahrik etmeye cesaret edebilir mi?
Yeter ki Türkiye kendine gelsin ve içerideki ayak bağlarının etkisini minimize ederek yoluna emin adımlarla devam etsin.
Hepsi olacak… Az sabır…

Prof. Dr. Osman ÖZSOY – Haber7

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder